top of page
Yazarın fotoğrafıİrem Sefa Yayımlar

Kişisel Markalaşma ile ilgili Doğru Bilinen Yanlışlar




Kişisel marka ya da kişisel markalaşma diyince herkesin aklında farklı bir tanım var. Kişisel marka çalışmasını isme özel logoya, havalı fotoğraflara ya da websitelerine sahip olmak sanan var. Ya da Instagram’da takipçi sayısına göre kişisel marka değerini ölçen var. Kişisel markalaşma sürecini gösteriş yapmak sanan var. Kişisel marka danışmanlığını imaj & stil danışmanlığı ile karıştıran var. Kişisel marka danışmanlığı keşif görüşmelerinde çok sık karşılaştığım bazı soruları, kişisel markalaşmada doğru bilinen yanlışlar olarak paylaşmak istedim.


❌Yanlış: Kişisel markalaşma ‘kendini pazarlamak’ ya da ‘kendini satma’yı gerektirir.

✅Doğru: Kişisel markalaşma, yarattığın benzersiz faydayı ve değeri, doğru kişilere, doğru yerde ve doğru şekilde anlatarak, alanında ilk akla gelecek algıyı yaratmak demektir. Kişisel markanı kendi benzersizliğini ortaya koyacak şekilde konumlandırırsan, sen hedef kitlenin arkasından koşmazsın, hedef kitlenin sana gelmesini sağlarsın. O yüzden kişisel markalaşma, ‘kendini pazarlamak’ ya da kendini satmayı’ gerektirmez, aksine hedef kitlenin, manyetik bir alana çekilir gibi senin yaptığın işe, hizmetlerine, ürünlerine çekilmesini sağlar.


❌Yanlış: Kişisel markalaşmaya havalı logolar, sosyal medya görselleri ve sayfalarca içerik üreterek başlamalıyım.

✅Doğru: Kişisel markalaşmaya önce seninle ilgili hali hazırdaki (hedef kitlenin zihnindeki) kişisel marka algını araştırıp analiz ederek başlamalısın. Kendini algılama şeklin ile başkalarının seni algılama şekli arasındaki farklara bakarak, hedeflerine giden yolda alman gereken adımların ne olduğunu tespit etmelisin. Sonrasında bu dünyaya getirdiğin benzersiz değerini, hayat amacını, misyonunu ve yaymak istediğin faydayı, yani ‘kişisel marka vaadini’, rakiplerinden farklarıyla hedef kitlene hitap edecek şekilde keşfederek devam etmelisin. Ne anlatacağını bilmezsen, kim olduğunu kimseye benzemeyecek şekilde anlatamazsan, iletişimin ambalajı parlak, içeriği karışık, odaksız ve anlaşılmaz olur.


❌Yanlış: Çok iyi bir danışmanla çalışırsam 3 günde marka olabilirim.

✅Doğru: Çok iyi bir danışmanla çalışırsan, markanı inşaa etmen ve meyvelerini toplaman (senin performansına bağlı olarak) en az 3-6 ay alır. Kişisel markalaşma, işin çoğunu senin yaptığın bir yolculuk. Danışman, kişisel marka vaadini netleştirmeni sağlar, rakiplerinden farkını, hedef kitlenin kim olduğunu tanımlar, kişisel marka stratejini belirler, kullanacağın kişisel markalaşma araçları netleştirir, iletişim stratejini ve kişisel marka planını hazırlamanı sağlar. Bu stratejiyi uygulamak senin işin, o yüzden bu süreç; paradan çok, zaman ve emek yatırımı.


❌Yanlış: Kişisel markamı parlatmak için her gelen işbirliği, canlı yayın, konuşma teklifine evet demeliyim.

✅Doğru: İşbirliği tekliflerini, senin marka amacına hizmet edecek şekilde değerlendirmezsen, hem odağın, hem de algın dağılır. Her yerde herkese evet dersen, hedef kitlenin kafasını karıştırırsın ve doğru mesajı veremezsin. Doğru strateji neye evet diyeceğini bilmek kadar, neye hayır diyeceğini de bilmeyi gerektirir. O yüzden ilk olarak marka keşfi kısmında, hedef kitlenin kim olduğu, rakiplerinden nasıl bir farkın olduğu ve neye hizmet edeceğini ve neye odaklanacağını belirlemen lazım.


❌Yanlış: Kendi alanımda marka olduğumu gösteren şey, sosyal medyadaki takipçi sayımdır.

✅Doğru: Alanında marka olduğunu gösteren parametrelerden bazılar;

•Aynı işi yapan rakiplerine göre ürün / hizmetine daha fazla değer biçiliyorsa,

•Alanındaki kilit topluluklar seni konuşmacı & otorite olarak davet ediyorsa,

•Daha önce ürün/hizmet verdiğin kişiler sana referans oluyorsa,

•(Özellikle beyaz yaka biriysen) Kurumundan bağımsız, finansal bağımsızlığını kendi isminle yarattıysan,

•(Özellikle girişimciysen) Satış yapmak zorunda kalmıyorsan, markan kendi değerini ortaya koyuyor ve doğru kişiler ürün/hizmetinden faydalanmak için sıraya giriyorsa,

•Sen hedef kitlenin arkasından koşmuyorsan, hedef kitlen seni buluyorsa,

•Kendi değerini ortaya koyduğunu, anlamlı bir iş yaptığını ve fark yarattığını hissediyorsan,

SEN BİR MARKASIN!


Kişisel markana yatırım yapmak, markalaşma sürecinde adım atmak için mükemmel olmana gerek yok. Kişisel markanı güçlendirmek için yapacağın ilk şey logonu tasarlamak, sosyal medyada havalı görseller paylaşmak ya da takipçi elde etmek için uğraşmak değil, kendine bakma halini dönüştürmek.

Kendi değerini ve yarattığın faydayı ilk olarak sen görebilirsen ve doğru anlatabilirsen herkes görür ve anlayabilir. Kendini bir iş yeri çalışanı ya da bir işyeri sahibi olarak görmekten öte değer yaratan bir marka olarak görmen ve kişisel markanı stratejik olarak yönetmen yarattığın faydayı çok daha geniş kitlelere ulaşmanı sağlar.

İşini çok başarılı bir şekilde yöneten bir profesyonel ya da başarılı bir çalışan olabilirsin. Bir sonraki seviyeye geçmek, güçlü bir kişisel marka oluşturmak, kendini anlatmak ve yarattığın faydayla çok daha geniş kitlelere ulaştırmayı gerektirir.

İş hayatında bir sonraki seviyeye geçmek isteyen her kadının, kişisel markasını doğru yönetmeyi bilmesi gerekiyor. Sahip olduğumuz pek çok kişisel özelliğimizi, uzmanlığımızı, yeteneklerimizi, vizyonumuzu, tutkumuzu; değer yaratabilecek şekilde sahiplenmemiz ve sunmamız gerekiyor. 

Kişisel markanı doğru yönetmen, çok daha geniş kitlelere ve dolayısıyla yeni fırsatlara erişmene yardımcı olur. 

Unutma ki Sen Bir Markasın! 

Kendi markanı yöneterek ve parlatarak, kişisel marka gücünü arkana alabilirsin!

Kişisel markalaşma ile ilgili doğru olmasından şüphe ettiğin düşüncelerin, inançların, soruların varsa benimle paylaşabilirsin. 

0 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page